BURRHUS FREDERIC SKINNER KİMDİR?

BURRHUS FREDERIC SKINNER KİMDİR?

BURRHUS FREDERIC SKINNER KİMDİR?

SKINNER

20 Mart 1904 tarihinde, Burrhus Frederic Skinner Pennsylvania'nın Susquehanna kasabasında doğdu. Skinner’ın büyüdüğü aile, üst sosyo-ekonomik düzeyden, rahat ve mutlu bir ortama sahip idi. Ailesi Presbiteryen mezhebine bağlıydı ancak Skinner, lise yıllarında dini inançlarından uzaklaştı ve yaşamı boyunca ateist olmayı tercih etti. Skinner kendisi 2-3 yaşlarındayken doğan erkek kardeşinin kendisinden çok sevildiğine inanıyordu. Skinner ailesinin ilk çocuğuydu ve kardeşine nazaran daha bağımsız, anne-babasına duygusal olarak daha az bağlıydı. Ancak Skinner üniversitede ilk yılındayken kardeşi vefat etti. Bu olaydan sonra ebeveynleri onun üzerine daha fazla düştüler. Skinner’in kendilerine ekonomik olarak bağlı kalmasını da sağladılar.

Skinner'ın Çocukluğu

Skinner çocukluğunda müzik ve edebiyatla ilgilenmesine ve ünlü bir yazar olmayı istemesine rağmen bir hukukçu olan babası oğlunun kendi mesleğini seçmesini istemiştir. Skinner’in doğduğu gün yerel gazeteye Skinner ve Oğlu isminde yeni bir hukuk şirketi kurulduğu şeklinde bir ilan da vermiştir. Ancak babasının isteğinin aksine Skinner, İngilizce okumak üzere Hamilton Koleji’ne gitti.

Skinner ve Psikoloji

Okulu bitirdikten sonra kendi yaratıcılığından memnun olmayan Skinner yeni bir kariyer hedefi belirledi. Bu doğrultuda Harvard’da psikoloji alanında yüksek lisans programına kabul edilen Skinner, bu eğitim sırasında Pavlov ve Watson’ın çalışmalarıyla ilgilendi, davranışçı bir bakış açısı kazandı ve hayatı boyunca bu yöneliminden vazgeçmeyerek radikal davranışçılığın en önemli temsilcisi olmayı sürdürdü. 1931’de doktora derecesini alan Skinner, uzun bir süre laboratuvar çalışmaları yürüttükten ve bir dönem Minnesota ve Indiana Üniversitelerinde dersler verdikten sonra meslek yaşamının tamamını sürdüreceği Harvard Üniversitesi’ne geri döndü. Minnesota Üniversitesi’nde iken (1938) “Organizmaların Davranışı” (The Behavior of Organisms) isimli ilk eserini yayınladı. Bir sonraki kitabı “Bilim ve İnsan Davranışı” (1953) (Science and Human Behavior) Skinner’in davranışçı psikoloji akımının temel ders kitabı haline geldi. 1945 yazında ise davranışçı psikoloji ilkeleri temelinde oluşturulmuş bir toplumu konu alan “Walden Two” isimli ütopik romanı yayınlandı.

Skinner, 1964 yılında öğretim üyeliğinden emekli oldu. Sonrasındaki 10 yıl boyunca üniversitede kalarak araştırmalarına devam etti. 1974 yılından sonraki süreçte de onursal profesör olarak çalışmalarını yürüten Skinner, 18 Ağustos 1990 yılında lösemi nedeniyle vefat edene dek radikal davranışçılığın savunuculuğunu yaptı. Vefatından birkaç gün önce bilişsel psikolojinin gelişimini eleştiren bir bildiri yayınladı, öldüğü akşam ise “Psikoloji Bir Zihin Bilimi Olabilir Mi?” adlı makalesi üzerinde çalışıyordu ki bu makale de Radikal Davranışçılığın egemenliğine son veren bilişsel hareketi eleştirmekteydi.

Skinner, kendi davranışçılık anlayışını Radikal Davranışçılık olarak tanımlamaktadır. Aynı zamanda determinist ve çevrecidir. Determinist yanıyla özgür irade kavramını reddetmiş ve insan davranışlarının gözlenebilir her olgu gibi bazı yasalarca belirlendiğini ve bilimsel olarak araştırılabileceğini vurgulamıştır. Çevreci olarak ise psikolojinin, davranışları organizmanın fizyolojik ya da yapısal bileşenleriyle değil, çevresel uyarıcılar üzerinde açıklaması gerektiğini söylemiştir.

‘Özgürlük ve Saygınlığın Ötesinde’ (Beyond Freedom and Dignity) isimli kitabında detaylı olarak ortaya koyduğu bu determinist anlayış, insan davranışlarının çevre tarafından belirlendiğini vurgulamaktadır. Kişi koşullanma geçmişiyle ilgili olarak birtakım özellikler kazanmıştır ve bu davranışları sürdürmektedir. Skinner’a göre insan davranışlarının sebebi ve kişiliğin gelişimi kişinin öğrenme geçmişinde yatar. Skinner insan davranışlarının doğurduğu sonuçlara bağlı olarak koşullandığını vurgulamakta ve bu durumu “edimsel koşullanma” olarak tanımlamaktadır.

Skinner davranışları tepkisel ve edimsel olarak iki grupta incelemektedir;

- Tepkisel davranış bilinen bir uyarıcıya karşı tepki olarak meydana gelir,

- edimsel davranış ise organizma tarafından ortaya konan ve tekrarlanma olasılığı doğurduğu sonuçlar tarafından kontrol edilen davranışlardır.

Skinner, davranıştan sonra ortaya çıkan sonucun, davranışın devam etmesine ya da azalmasına neden olduğunu savunur. Edimsel koşullanma, davranışın tekrarlanma sıklığını etkileyen sonuçlarla ilişkilidir.

Skinner, bilimsel olarak sınanıp yanlışlanabilir fikirler öne atması ve fikirlerinin birçok araştırmaya konu olması açısından pek çokları tarafından takdir edilmiştir. İnsan kişiliği hakkında tüm bilinenleri içeren bir kuram meydana getirmekten ziyade davranışların nedenlerini, sonuçlarını ve çevrenin davranışlar üzerindeki etkilerini açıklayan iç tutarlılığı yüksek bir kuram ortaya koymuştur. Skinner’ın oluşturduğu Radikal Davranışçılık Kuramı eğitim ve psikoterapi alanlarına kolaylıkla uygulanabilecek bir kuram olduğundan eğitimde ve psikoterapide kullanılan birçok uygulamaya yön vermiştir. Skinner ciddi eleştiriler almış olmakla birlikte çağdaş psikolojinin şekillenmesinde önemli izlere sahip olan, oldukça yetenekli ve başarılı bir psikologdur. Bu gerçek, Amerikan Psikologlar Birliği tarafından da kabul edilmiş ve birlik kendisini 1958 yılında “Seçkin Bilimsel Katkı” ödülüne layık görmüştür.

KAYNAKÇA

İNANÇ, B., YERLİKAYA, E., & Kuramları, K. (2008). Pegem Akademi Yayınevi, 1. Baskı,